Bel Fıtığı Ameliyatında Altın Standart! Mikrocerrahi

Bel fıtığının 30 yaşından itibaren oldukça sık görülmeye başlayan, genel olarak büyük bir kesimde ameliyatsız tedavi yöntemlerine cevap veren ancak tedavi edilmezse çok şiddetli ağrılarla sebep olabildiğini vurgulayan Beyin, Sinir ve Omurilik Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Ahmet Yıldızhan, bu nedenle kişilerin sosyal hayatını etkileyecek sorunlara neden olduğuna dikkat çekti.

Doç. Dr. Ahmet Yıldızhan, günümüzde tıp teknolojilerinde elde edilen gelişmeler sayesinde bel fıtığı ameliyatlarının oldukça konforlu bir şekilde yapıldığının altını çizdi. Operasyon olan kişinin bir gün gözetimden sonra taburcu edilmesinin ve oldukça kısa sürede günlük hayatına dönmesinin bel fıtığı operasyonlarının korkutucu çehresini değiştirdiğini ifade eden Doç. Dr. Ahmet Yıldızhan, bu çehrenin değişmesinde, operasyonların hem konforunun hem de başarı oranının artmasında mikrocerrahi ile yapılan bel fıtığı girişimlerinin etkisinin büyük olduğunu belirtti.

Mikrocerrahi Tekniği ile Bel Fıtığı Ameliyatı Nasıl Yapılır?

Mikrocerrahi tekniği ile yapılan operasyonda yaklaşık olarak 1,5-2 cm’lik bir kesi açıldığını ve bel fıtığı ameliyatının yapıldığını dile getiren Doç. Dr. Ahmet Yıldızhan, doğrudan gözle müdahalenin zor olduğu sinir ağlarının bulunduğu bölgelerde dokuları büyüterek çalışmanın çok daha yüz güldürücü sonuçlar alınmasını sağladığını anlattı. Doç. Dr. Ahmet Yıldızhan, ‘’Mikrocerrahi tekniği ile yapılan bel fıtığı operasyonlarında hem genel anestezi hem de spinal anestezi uygulanabilir. Bu sayede genel anestezi riski olan kişilerin bel fıtığı operasyonu geçirmesinin önü açılmaktadır. Bu teknik ile yapılan operasyonlardan sonra kişinin kısa sürede taburcu edilmesi mümkündür. Ayrıca açık tekniğe göre bu teknikte iyileşme süreci daha kısadır’’ dedi.

Bel Fıtığı Ameliyatında Mikrocerrahinin Avantajları

Bel fıtığı operasyonlarında kullanılan en yaygın tekniğin distektomi tekniği olduğundan bahseden Doç. Dr. Ahmet Yıldızhan, ‘’ Klasik distektomi olarak bilinen açık cerrahi operasyonlarda mikrocerrahi tekniğe göre çok daha uzun bir iyileşme süresinin olması, operasyon sırasında çalışılan alanın büyüklüğü ve buna bağlı olarak komplikasyon riskinin artmasıdır’’ diyerek  Mikrocerrahi tekniği ile yapılan operasyonların hem başarı oranı hem de iyileşme süreci açısından oldukça önemli artılar sunduğunu ifade etti.

Mikrocerrahi teknikleri sayesinde bel fıtığı operasyonlarında sinir zedelenmesi ihtimalinin oldukça düşük olduğunu, bunun temel nedeninin operasyonun mikrocerrahi aparatlarla yapılması olduğunun altını çizen Doç. Dr. Ahmet Yıldızhan, deneyimli ekibin mikroteknik ile yaptığı bel fıtığı ameliyatında felç riskinin olmadığını belirtti. Doç. Dr. Ahmet Yıldızhan, ‘’Bel fıtığında kullanılan mikrocerrahi tekniğinin bir diğer avantajının da bel kayması riskini ortadan kaldırmasıdır. Bu yöntemle yapılan operasyonlarda stabilizasyon bozulmadığı için bel kayması riski de ortadan kalkar’’ diyerek sözlerini noktaladı.

Doç. Dr. Ahmet Yıldızhan
Beyin, Sinir ve Omurilik Cerrahisi Uzmanı
www.belfitigi.com