Paranoid Kişilik Bozukluğu Nedir ?
Paranoid kişilik bozukluğu kişinin başkalarından sürekli zarar göreceği endişesi ile aşırı kuşkulu olması halidir. Yani kişi sürekli paranoya üretir.
Ruhsal dengesi bozuktur, olmayan şeyleri olmuş gibi hatırlar veya görür. Saldırganlık veya sessiz bir yapıdadır, ani tepkiler verir. Genellikle yalnız olmayı tercih ederler.
Para yanlış, noya düşünce denmektir. Bu kişiler çevresini yanlış algılar ve yanlış düşünürler. Bununla her şüphecilik paranoya değildir. Sürekli kuşkulu olmak ise hezeyandır.
Hezeyan nedir. Hezeyan, kişinin her zaman kendi algıladıklarında sabit olmasıdır. Sürekli diken üstünde olmak ve aşırı tepkiler vermektir. Örneğin karıncaya tüfekle ateş etmek gibi. Bu kişiler bayrakların yarıya inmesini işaret algılayabilir. Rahatsızlık stresle artar.
Paranoid kişilik bozukluğu ergenlikten itibaren başlar. Temeli güvensizliktir. Kimseye sır vermez. Anne babasına bile güvenmeyebilir. Hemen agresifleşme, irritabl davranışlar sergiler.
Psikoterapi ile ve ilaç tedavisi ile düzelir. Kişilik bozukluğu ile hastalık farklıdır. Bu tür sorunu olanlar yaşadığı güvensizlik hali nedeniyle doktora bile güvenmez bu nedenle de psikoterapi seanslarını aksatırlar. Karşısındakini sorgularlar. Kendinden ilaç kan düzeyi istenince, sonuç için arandığında çeşitli şüphelere kapılırlar. “Neden geç kaldınız. Demek ki size geç getirdiler. Bunun altında ne var ?” gibi konuşmaları olur.
Sosyokültürel gelişim arttıkça paranoid kişilik bozukluğu vakaları artmaktadır. Sürekli bilgiyi teyit etme ve muhatabında açık yakalamaya çalışırlar. Erkeklerde daha fazla görülür. Maalesef bu kişiler kliniğe pek gelmiyorlar.
Paranoid kişilik bozukluğu, şizoid kişilik bozukluğu ile benzerlik taşır. Her ikisinde de iletişim sorunları vardır. Hasta iletişime gerek duymaz. Fakat Paranoid kişilik bozukluğu hastalarının kendini anlatabilme yetisi vardır. Çekingendirler, korktukları için kendilerini geri çekerler.
Paranoyada aşağılanma, narsizm de rezil olma ihtimali yüksektir. Paranoyada dönemler vardır. Teşhis için önce gözlem, sonra şüpheye geçiş olur. Paranoid şizofreni de düşünce ve konuşma bozuklukları, halisünasyon, 5 duyunun yanlış algılaması olur. Kendisine sorulan soruya tam cevap veremez. Hormonlar çok artınca davranışları değişir.
Kişilik bozukluklarında hormon bozukluğu yoktur, hormonlar stabildir. Hijyenleri iyidir. Kendilerini iyi ifade edebilirler.
Evliliklerde aldatma şüphesi taşırlar. Dürtüseldirler, çabuk incinirler. Paranoidler cinayet işleyebilirler. Fakat hepsi değil, ileri derecede olanlar tehlikelidir.
Herkes benimle dalga geçiyor düşüncesi veya büyüklük hezeyanı olabilir. Gerçeği değerlendirme problemleri olduğu atak olduğu dönemde psikoterapi yapılmaz. Dopamin yükseldiği dönem manik dönemdir. Hasta antipsikotik ilaçlarla düzelince psikoterapi yapılır.
Kendini peygamber gibi hissedebilirler. Kendilerini çok önemli görebilirler. BU yüzden de kıskanıldıklarını düşünür, birilerinin kendisine kuyu kazdığına inanabilirler. Alınganlık “Bana şunu mu demek istedi ?” şeklinde düşünceleri olabilir. Kişi psikoterapiden fayda göreceğini düşünürse fayda görür.